Hizmetler
Lojistik danışmanlığı
-
Ana sayfa
- Lojistik Danışmanlığı
DEPO / LOJİSTİK DANIŞMANLIĞI
KONU BAŞLIKLARI
TEDARİK ZİNCİRİ DANIŞMANLIĞI
LOJİSTİK ŞEBEKE TASARIMI
STRATEJİK ENVANTER PLANLAMA
STRATEJİK KAYNAK KULLANIMI
4PL DANIŞMANLIĞI
TEDARİK ZİNCİRİ DANIŞMANLIĞI
"Zincir boyundaki elemanlar ile kurumun iş süreçleri arasındaki koordinasyonu sağlayacak, toplam maliyeti
düşürecek ve
hizmet seviyesini arttıracak işbirliği stratejilerini oluşturulması" olarak tanımlanan Tedarik Zinciri
Yönetimi, sonu
olmayan bir yolculuktur; çünkü teknoloji değişiminin önlenemeyecek hızı, insanın ve dolayısıyla toplumların
değişen
istekleri, kurumların bu isteklere cevap verebilmek için iş süreçlerini değiştirmelerini, yönetmelerini ve
yeniden
kurmalarını gerektirmektedir.
Her kurumun sahip olduğu insan, bilgi ve maddi kaynakları ile vizyonunun, rakipleri veya iş ortaklarının
sahip
olduklarından değişik olması, amaçlarına ulaşmak için izleyecekleri yolları, dolayısıyla tedarik zinciri
yönetimi
yolculuğunu da farklı kılmaktadır. KATİPOĞLU DANIŞMANLIK, bu yolculukta size geliştirmiş olduğu metodoloji
ile rehberlik
etmektedir:
- Mevcut Durum Analizi
- Sipariş Yönetimi
- Talep Yönetimi
- Tedarikçi Yönetimi
- Üretim Yönetimi
- Envanter Yönetimi
- Depo & Sevkiyat Yönetimi
- IT Yapısı
- Yeni Süreç Tasarımı
- Fırsatların Tespiti
- İyileştirme Alanlarının Tespiti
- Yeni İş Modellerinin Oluşturulması
Firmaların mevcut depolama ve tesis-içi malzeme taşıma yöntemlerinin geliştirilmesi, optimum stok seviye
belirleme
çalışmaları, yeni depo yatırım projesi oluşturma / fizibilite analizi ve yönetimi, forklift ekonomik ömür
incelemesi, ek
forklift satınalım veya kiralama kararı destek analizleri, sektöre özel malzeme istif ile sevkiyat
uygulamaları
Katipoğlu Danışmanlık’ın başlıca mühendislik hizmetleri arasında yeralır.
Üretim ve dağıtım temel faaliyetlerinin olduğu tüm firmaların yanında özellikle, Tekstil (dokuma, örme,
jarse, brode
kumaş, boyama/terbiye, konfeksiyon) , Kimya (tekstil yardımcı kimyasalları ve boyaları ile inşaat boyaları),
İlaç ve
Ecza Depoculuğu, Plastik Boru ve Ek Parçaları, Mobilya Bileşenleri, Deri İşleme ve Asansör sektöründe farklı
lojistik
uygulamalar Katipoğlu Danışmanlık tarafından devreye alınmıştır.
Hayata geçirilen lojistik projeler; müşteri beklentilerinin tam olarak karşılanması (tam zamanında, eksiksiz
ve hasarsız
sevkiyat), işletme maliyetleri (ürün satış fiyatı içindeki lojistik maliyetler) azaltma baskısı ve büyüme
stratejilerini
destekleme için yapılmakta ve devreye alınmaktadır. Projeler müşteriler tarafından bir alt yapı çalışması
olarak
değerlendirilirken aynı zamanda, verimlilik ve iş süreçlerinin otomasyonu için stratejik bir silah olarak da
görülmektedir.
Katipoğlu Danışmanlık tarafından uygulamaya alınan tipik bir lojistik projesi, firmaya giren hammadde,
ambalaj, işletme,
sarf ve yardımcı malzemelerin kabul sürecinden başlar. İlgili süreçteki fiziksel sayım ve göz ile yapılan
kalite kontrol
işlemlerinin kabul, red veya kısmi red kararına olan etkileri incelenir. Bitmiş mamüllerin sevkiyatı, iade
alınması ile
hammaddelerin ve diğer malzemelerin işletme içinde sarf edilmeleri ile devam eder. Bitmiş mamüllerin
sevkiyat süreci
müşteri memnuniyeti ile yakın ilgili olduğu için eksik, fazla, hatalı veya hasarlı yüklemelerin yüzdesel
oranının
ölçülmesi ve azaltılma metodlarının (barkod, RFID) geliştirilip uygulamaya alınması Katipoğlu Danışmanlık
tarafından
firmalara sağlanan önemli katma değerli mühendislik çalışmaları arasında yeralır.
Üretim içi ara hammadde depoları, bitmiş ürün iade lokasyonu, bitmiş mamül red bölgesi, üretim-mamül depo
teslim/tesellüm sınırları, hurda-fire istif yerleri, hammadde / nihai mamül karantina bekleme alanları
lojistik proje
kapsamında incelenen diğer firma kritik iş süreç noktalarıdır.
Hammadde, ticari mamül (al-sat) ve fason’dan gelen malzemelerin kabul, ön kalite kontrolü, fiziksel sayım,
sisteme kayıt
ile lokasyon temelli yerleştirme işlemleri tipik bir proje kapsamında analiz edilecek konu başlıkları
arasındadır.
Üretim içi hammadde, sarf ve ambalaj malzemesi depoları, stok doğruluğu ve hakimiyetine olumsuz etkileri
dolayısı ile
mercek altına alınacak diğer konu başlıkları arasında yeralır.
Nihai mamüllerin üretim ile sevkiyat arasındaki teslim/tesellüm süreci, yükleme performansını ve işgücü
verimini
etkiler.
“Ambalajlama” lojistik projenin önemli konu başlıklarındandır. Ambalaj şekillerinin depolama (hem firmada
hem de
müşterilerde) ve sevkiyata uygunluğu, optimum maliyette olup olmadıkları, etiketlemeler ve fiziksel ölçüleri
uzman
lojistik mühendisleri tarafından değerlendirilir.
Lojistik projeler sonucu ulaşılan bazı hedeflere aşağıda özetlenmeye çalışılmıştır
- Depolarda yapılacak yeni yerleşimler (doğru raf sistemi yatırımı ve fiziksel düzenlemeler) ile alandan
%20-50 tasarruf
- Tesis içinde gerçekleştirilen her türlü malzeme taşıma ve depolama işi için kullanılan personel sayısında
%10-35
azalma,
- “%0,1” hatalı (eksik, fazla, yanlış) sevkiyat sonuçlarına ulaşma,
- Aynı üretim/sevkiyat tonajının %15-40 daha az hammadde, sarf ve işletme malzeme stoğu ile
gerçekleştirilmesi.
- Malzeme taşıma ve depolama kaynaklı iş kazalarının enazlanması, ergonomik şartların oluşturulması ile
verimde %5-25
artış elde edilmesi.
Katipoğlu Danışmanlık Ar-Ge Bölümü bünyesinde tamamlanan, “depo ve dağıtım merkezi barkod etiket üretim
yatırımı”
Türkiye’de ilgili konudaki eksikliği gidermek amacı ile devreye alınmıştır. Depo otomasyonu ve depo yönetim
sistemi
yazılımları için ihtiyaç olunan lokasyon (raf adresi), koli, palet, ürün, lot (parti) ve seri numarası
bilgilerini
bünyesinde barındıran, başta kuşe olmak üzere PE, silvermat, tyvek ve farklı malzemeler üzerine termal
transfer ve direk
termal yönetimi ile endüstriyel her türlü etiket Katipoğlu Danışmanlık bünyesinde imal edilebilmektedir.
Müşteri etiket
ihtiyaçlarına optimum çözümlerin bulunabilmesi için Katipoğlu Danışmanlık’da süreç, fiziksel şartların
(ıslak ortam,
soğuk hava depolama gibi) etüdü, tedarik zinciri içinde ilgili malzemenin hareketi ve etiket tasarımından
başlamaktadır.
Ürün satış fiyatı içindeki lojistik maliyetlerin bir parçası olan etiket maliyetinin sarf kalemi olması
ekonomikliği
önemli kılmaktadır.
2008 yılının son çeyreğinde başlayan ve kısmen de olsa olumsuz etkilerini hala devam ettiren küresel kriz,
firmalarda
lojistik temelli maliyetlerin azaltılması baskısını beraberinde getirmiştir. Bu eğilime paralel olarak
Katipoğlu
Danışmanlık malzeme taşıma ve depolama ile ilgili faaliyetlerdeki verimi arttırmak üzere müşterilerinde
farklı projeleri
devreye almıştır. Örnek olarak, firmalarda kullanılan forkliftlerin yakıt ve bakım giderlerinin analizi,
taşıma ile
istifleme faaliyetleri için harcanan maliyetlerin düşürülmesi için faydalı bilgilere ulaşılmasını
sağlamaktadır.
Malzeme taşıma ve depolama çözümleri özünde aynı prensipleri barındırsa da sektörden sektöre ciddi
farklılıklar
gösterebilmektedir. Buna güzel bir örnek tekstil sektörüdür. Boyları 4 metreye yaklaşan boş ve dolu
leventlerin, ham
dokuma kumaş rollingleri ile konfeksiyon tamburlarının depolanması özel çözümleri gerektirmektedir. Uzak
Doğu tekstil
üreticileri ile Ülkemiz firmaları arasında yaşanan kıyasıya rekabette öne geçmenin önemli yollarından biri
de lojistik
maliyetlerin optimum seviyeye çekilmesidir. Tekstil üretimi için girdi kalemlerini oluşturan iplik, boya ve
terbiye
malzemesi gibi kalemleri en az işgücü, ekipman ve zaman harcayarak ihtiyaç olunan zaman ile miktarda firmaya
getirmek ve
üretime beslemek fark yaratan faaliyetler arasındadır.
Ülkemiz lojistik sektörü Dünya ile karşılaştırıldığında henüz emekleme aşamasındadır. DHL’in 2009 yılı
cirosunun 32,5
milyar USD olduğu gözönüne alındığında Türkiye’deki ölçeklerin büyüklüğü daha kolay anlaşılabilmektedir.
Lojistik’in salt uluslararası taşıma olarak algılanması, üretim ve dağıtım yapan firmaların imalat ile satış
temel
faaliyeti dışındaki tüm malzeme taşıma ve depolama işlerinde dış kaynak kullanımına gitmelerini
engelleyebilmektedir.
Tedarik, depolama ve sevkiyat faaliyetlerini kendi bünyesi dışına çıkaran firmaların ise, kontrat
imzaladıkları lojistik
şirketleri 1 yıl geçtikten sonra değiştirdiği veya tekrar ilgili faaliyetleri üstlendikleri Türkiye’de
sıklıkla şahit
olunan vakalardandır. Ortaya çıkan sonuç incelendiğinde bazen üretici firmanın bazen lojistik şirketinin
bazen ise, her
ikisinin de yaratılan işbirlikteliğinden beklediğini bulamadığı görülür. Üretici firmanın tedarik, depolama
ve dağıtım
faaliyetleri için harcadığı bedeli, dış kaynak kullanımı yöntemi ile azaltma yüzdesinin gerçekçi olması
kurulacak
evliliğin uzun soluklu olmasına yardım edecektir. Diğer taraftan ilgili operasyonları devralan lojistik
şirketinin de
işleri olduğu gibi yapmaya devam ederek kazanç sağlayamacağını bilmesi gerekir.
Depolama faaliyetleri için gereken yeni raf sistemi yatırımları, lojistik harcamaları içindeki temel
bileşenler
arasındadır. Doğru raf sisteminin seçimi yanında imalatçı şirketin uygun malzeme kullanımı da önemlidir.
Ülkemizde
sıklık ile A tedarikçisi ile B tedarikçisinin aynı fiyatı farklı tonaj ve farklı St sınıfı çelikler için
verdikleri
görülebilir. Raf imalatında kullanılan St 37 sınıfı çelik ile St 52 sınıfı çelik arasında hem mukavemet hem
de fiyat
farklılıklarının varlığının bilinmesi doğru lojistik yatırımı için gereklidir.
LOJİSTİK ŞEBEKE TASARIMI
KATİPOĞLU DANIŞMANLIK, ürünlerin toplanması ve dağıtımını en ekonomik şekilde yaparken, müşteri hizmet
seviyelerini en
üstte tutan plan olarak tanımladığı Lojistik Şebeke Tasarımının kriterlere göre
gerçekleştirmektedir:
Kaç adet dağıtım merkezi olmalı?
Dağıtım merkezleri nerelere yerleştirilmeli?
Dağıtım merkezlerinde ne kadar stok tutulmalı?
Dağıtım merkezleri hangi müşterilere hizmet vermeli?
Dağıtım merkezleri siparişleri nasıl vermeli?
Müşterilere dağıtım ne kadar sıklıkla yapılmalı?
Müşteri hizmet seviyeleri ne olmalı?
Ne tür nakliye metotları kullanılmalı?
STRATEJİK ENVANTER PLANLAMA
Pazar taleplerini optimum hizmet seviyelerinde karşılamak için tedarik zinciri halkaları boyunca tutulacak
envanterin
planlanması, her zamankinden daha fazla önem kazanarak kurumların stratejik rekabet unsurlarından biri
olmuştur.
Stratejik envanter planlama sürecine ‘envanter’in tanımı ile daha doğrusu ne olmadığı ile başlamak gerekir.
Envanter;
Nakit akışını sağlayacak bir fırsat
Müşteri taleplerini zamanında karşılayacak bir araç
Üretim veya tedarikçileri, dalgalanan müşteri taleplerine karşı koruyan bir kalkan
Tedarikin kesilmesine karşı bir sigorta
değildir.
Tedarik, üretim ve dağıtım sürelerinin müşteri hizmet beklentilerinden fazla olması, firmaların envanter
taşımalarının
tek sebebi olmalıdır. KATİPOĞLU DANIŞMANLIK, tedarik ve dağıtım kanallarında bulunan stok tutma
noktalarındaki optimum
envanter yönetim stratejilerini belirlediği 'stratejik envanter planlama' hizmetleri ile tedarik zincirinin
değişik
Pazar senaryolarına karşı nasıl tepki vereceğini modellemektedir. Envanter planlama ve yönetim
politikalarının
belirlendiği bu çalışmalar ile dağıtım şebekesi tasarımları oluşturulmakta ve tedarik zinciri
optimizasyonuna yönelik
değerler yaratılmaktadır:
Envanterin Minimize Edilmesi
Stok Maliyetlerinin Düşürülmesi
Stok Devir Hızının Arttırılması
Yeniden Sipariş Seviyesi, Maksimum Stok Seviyesi, Emniyet Stoku Seviyesi Değerlerinin Hesaplanması
Üretim Parti Büyüklüklerinin Belirlenmesi
Müşteri Hizmet Seviyesinin Arttırılması
STRATEJİK KAYNAK KULLANIMI
Ürettikleri ürünlerin dağıtımını üstlenen firmaların, stoklama ve dağıtım operasyonlarını kendi çatıları
altında tutma
ile bu alanlarda 3.Parti Lojistik firmalardan yararlanma seçimi, tedarik zinciri yönetimi içinde
araştırılması gereken
zor kararlardan biridir. Lojistik aktivitelerinin pahalı ve yatırım ağırlıklı olması, lojistik
yöneticilerini bu
operasyonları sürdürmek için gerekli olan yatırımları neden kendilerinin yapmak zorunda oldukları sorusu ile
baş başa
bırakır.
Fakat, maliyet madalyonun sadece bir yüzüdür ve firma ile müşterileri birleştiren lojistik kanalında verilen
hizmetin
kalitesi de çoğu zaman ön plana çıkmaktadır. Bu kanalda malzeme eksikliğinden, iletişim bozukluğundan veya
hatalı
sevkiyattan doğacak herhangi bir aksama, ciddi müşteri kayıplarına yol açabilecek bir etkiye sahiptir. Bu
sebeple,
3.Parti Lojistik Hizmetleri firmanız için artı değer yaratabileceği gibi, bazı riskleri de beraberinde taşır
ve
seçilecek 3PL hizmet firmasının kurumunuz yapısına uygun olmasını zorunlu kılar.
Başarılı bir 3P Stratejik Kaynak kullanımı için sistematik bir analizin yapılması gerekmektedir. KATİPOĞLU
DANIŞMANLIK,
pozisyonu itibarıyla projenize tarafsız bir göz ile bakarak, kurumunuz için en uygun modelin oluşturulmasına
ve bu
modele uygun olarak çalışacak firmanın tespit edilmesinde proje ekibinize danışmanlık hizmeti
verebilecektir. KATİPOĞLU
DANIŞMANLIK, verdiği hizmetler ile
· Talep ettiğiniz hizmeti doğru ve sağlıklı olarak projelendirebilmenizi
· Doğru 3PL firma adayları ile buluşmanızı
· Uzun vadeli ve pürüzsüz olarak işbirliği yapacağınız
lojistik ortağınızı seçmenizi sağlamaktadır.
4PL DANIŞMANLIĞI
Tedarik zincirinin operasyonel katmanındaki nakliye ve depolama işlevlerini yerine getiren geçmişin 3PL
firmaları
yerlerini, müşteri ile hizmet sağlayıcılar arasındaki iş süreçlerini entegre eden, tedarik zincirinin
stratejik,
taktiksel, yapısal ve operasyonel katmalarını yöneten uzun vadeli ortaklıklara, yani 4PL organizasyonlarına
bırakmaktadır. Sözlük tanımı ile 4PL, kendi organizasyonunun kaynak, kapasite ve teknoloji portföyünü diğer
servis
sağlayıcılarının hizmetleri ile entegre ederek, geniş kapsamlı tedarik zinciri çözümleri oluşturan ve
yöneten bir
entegratördür.
Ekonomik değerin tedarik zinciri süreçlerinin yeniden yapılandırılması ile oluşturulduğu 4PL
ortaklıklarında, başarının
sırrı "sınıfının en iyileri" ile çalışmakta yatmaktadır. 3PL servis sağlayıcılar, teknolojik çözüm sunucular
ve iş
süreci yöneticilerinin kapasitelerinin dengelenmesiyle oluşturulan 4PL çözümleri, müşterinin
organizasyonunda
departmanlar arası entegrasyon ve daha geniş operasyonel bağımsızlık sağlamaktadır. 4PL çözümlerinin odak
noktası olan
tedarik zincirinin yeniden yapılandırılması ve optimizasyonu konularında ciddi ve derinlemesine ihtisas
sahibi olan
KATİPOĞLU DANIŞMANLIK, bağımsız kimliği ile 4PL projelerinde rol almaktadır.